27 Ekim 2011 Perşembe

Siz Sorun Ben Cevap Vereyim - 2

Bana gönderdiğiniz maillerden bazılarını sizlerle paylaşmaya devam ediyorum..Ayrıca artık bu bölüme bazı basın bültenlerinide ekleyeceğim. Elbette bloguma ve okuyucuma uygun olanlarını cımbızla seçerek :)

* Sevgili Aysun nikahında giymek için beyaz, sade ve zarif bir elbiseyi nereden bulabileceğimi sormuş. O kadar çok mağaza ve marka var ki saymakla bitmez. Tavsiye edebileceğim şey sabahın erken saatlerinde Nişantaşı Milli Reasürans Çarşısı 'nın önünden başlayarak Osmanbey 'e kadar tüm mağazalara girmesi :) Özellikle Işık Lisesi 'nin yan sokağından girip aşağıya kadar tonlarca butik bulabilirsiniz. Şayet sade ama haute couture tarzı birşeyler isterseniz o zaman tüm Pronovias butikleri tavsiye ederim. Bütçe biraz yükselecektir ama birşey beğenmeden çıkmayacağınızdan eminim.

* Sevgili Nida, Evren, Sima ve Ceyda tavsiye edebileceğim bir spor ayakkabı markası soruyorlar. Ben bu konuda New Balance 'dan şaşmıyorum arkadaşlar. Yıllardır her markayı kullanmışlığım vardır ama New Balance en memnun kaldığım marka olmuştur. Hem yürümek hem de spor yapmak adına en rahat ettiğim markadır. Valikonağı Caddesi üstündeki mağazalarına uğramanızı tavsiye ederim.

* Sevgili Ece, Ece S., Müge, Evren ve Simla bana spor yaparken giyecekleri tayt ve t-shirt markası sormuşlar. Şimdi ben bu konuda biraz pintiyimdir. Şöyle ki, gider spor ayakkabısının en iyisini fiyatına bakmadan alırım ama üst baş için hiç uğraşmam. Özellikle Marks&Spencer 'ın koton taytları ve t-shirtlerini seçerim. Çünkü terden neredeyse hergün yıkanan birşeydir. Dolayısıyla ne kadar kaliteli olsa da sık sık yıkandığından bir süre sonra turşusu çıkacaktır. O yüzden buna fazla özen göstermem. Yani kısaca gidip de Vakko ya da Nike, Adidas gibi bilindik markalara para bayılmam :)

* Blogumu beğenen ve sıkı takipçisi olan NeGiyinelim.Com 'dan mail aldım. Giyim konusunda fikir alışverişini sağlamak amacıyla 2011 yılında yayına başlayan genç bir site. Bir gözatın derim.

* Okuyucularımdan lise öğrencisi iki genç arkadaş kendi bloglarını açmışlar. İsmi Wizard of Style. Bu tarz çok mail alıyorum ama beğendiklerimi ayıklamak durumundayım. Bu blogu beğendiğim için sizlerle paylaşıyorum. Ele aldıkları her konuyu ustaca işliyorlar. Hem öğretici hem de ünlülerin giyim kuşamından örnekler görmek isteyenler için ideal bir adres. Şiddetle tavsiye ederim.

* Gerçek bir stüdyoda harika fotoğraflara sahip olmak için profesyonel model olmanıza gerek yok. Tek yapmanız gereken tasarımlarınızı veya gardrobunuzun en guzel parçalarını getirmek. Üstelik keyifli bir gün ve dergi sayfalarını aratmayan fotoğraflara sahip olmanın bedeli hiç de sandığınız gibi değil. Detaylı bilgi için Nazlı Erden 'in sitesine bir gözatmanızı tavsiye ederim. Fashionistalar için ideal bir çalışma :)

* Sevgili Sema, Nida ve Ebru, Erdem marka elbiseleri nerede bulacaklarını sormuşlar. Cevap : Polar Butik. Çok zengin bir marka listeleri var. Harvey Nichols ya da Beymen'lerde bulamadıklarınızı burda rahatlıkla bulabilirsiniz. Diğer mağazalarda olduğu gibi burada da iyi müşterilerine özel sipariş yapılabiliyorlar.

* Sevgili Merve resimde gördüğünüz Selin İmer 'in mayosunu ve ayakkabılarını sormuş. Bu soğuk günlerde bu resmi görmek beni üşütüverdi birden :) Mayosu Gucci, ayakkabıları Guiseppe Zanotti.



* Sevgili Murat, Tuğçe, Anıl ve Serap, Gülben Ergen 'in üstündeki siyah bluzun markasını soruyorlar. Güzel bir Miu Miu çakması desem :)



* Sevgili Nida süper kadın ve süper annemiz Ayşe Kucuroğlu 'nun sıkı bir fanı. Resimde gördüğünüz mavi deri ceketini, dore ayakkabılarını ve Michael Kors açılışında giydiği enteresan bluzunun markasını öğrenmek istiyor. Mavi deri ceket Nihan Buruk, dore ayakkabı Alaia marka. Bluz gibi görünen ama tek parça olan turuncu, siyah ve gri tonlardaki elbise ise bir Müge Ersin tasarımı.



* Sevgili Canan pırlanta konusunda yardımımı istemiş. Aldığı pırlanta yüzüğün bir zaman sonra parlaklığını yitirdiğini ve yine eski haline getirmek için ne yapması gerektiğini soruyor. Aslında bunun için en ideal yol alınan yere götürüp parlatmalarını istemek. Ama bildiğim bir yol gayet işe yarıyor. Bir tas içine duru su koyun. İçine bildiğiniz bulaşık detarjanlarından birinden biraz dökün. Sonra bu suyun içinde artık tek taşmı üç taşmı bilemem yüzüklerinizi bir yarım saat bekletin. Sonra elinize herhangi bir diş fırçasını alın ve yüzüğü fırçalayın. Tüm araya girmiş pisliklerden bile bu yolla kurtulabilirsiniz. Hem de işlem sonrası yüzükleriniz eski parıltısına kavuşur.

Daha çok soru var ama yazmaktan yoruldum :) Devamını ilerki günlerde bir başka post altında derleyeceğim. Sorulan sorulara sizlerinde cevaplarınız varsa lütfen paylaşalım.


Share


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder