Bu haftanın Hello dergisine teşekkürlerimi sunarım. Nihayet davetlilerin kaliteli resimlerine sayesinde ulaşabilmiş olduk. Elle Style Awards 'ın 2.Bölümünde ki belli belirsiz resimleri değiştirdim isterseniz bir gözatın..
Ve gelelim yeni isimlere ve kıyafetlerine..

Öncelikle Ayşe Kucuroğlu ile başlıyorum. Balık kesim kırmızı elbisesi bir Ezra+Tuba tasarımı. İlk kez kendisini tam haute couture olmasa da yakın bir stilde görüyorum. Elbisenin kesimi ve rengi yakışmış. Sadece straples kesim Ayşe Kucuroğlu 'nun göğüs ölçülerine göre küçük kaçmış. Bunun dışında saçlar ve makyaj gecenin temasıyla uyumlu. Ama kolundaki saat çok alakasız. Saat yerine kıyafete uyumlu çok hoş bileklikler ve bilezikler tercih edebilirdi. Ha bir de zaten normal hayatında rock chic stili uygulayan Ayşe Kucuroglu rock&royalty teması için fazla hanım hanımcık olmamış mı ? Pırlanta kolyeyi görünce aklıma ilk bu geldi. Doğrusu kendine has stiliyle bu gece giydiğini pek uyuşturamadım. Ve nihayet bu sefer ki Bottega Veneta çanta seçimi doğru olmuş :)

Elif Gönlüm gece için Antonio Berardi 'den siyah derin yırtmaçlı bir elbise seçmiş. İnce fiziğine çok yakışmış. Leopar desen Christian Louboutin 'ler çok hoş. Minik altın renkli bir clutch seçmiş. Saçlar açık ve dalgalı, kırmızı rujuyla da işi bitirmiş. Harika bir bütünlük ve güzel bir şıklık yaratmış. Çok beğendim.

Başak - Defne Kocabıyıkoğlu gecenin temasına uygun Hakaan marka kıyafetleriyle. Başak Kocabıyıkoğlu 'nun cesaretini kutlamak gerekiyor. Dekolte anlamında çok riskli bir kesim seçmiş ve gördüğüm kadarıyla da güzel taşımış. Ayakkabısını tam göremiyorum ama Emilio Pucci 'nin bilekten bağlı stilettolarına benzettim. Defne Kocabıyıkoğlu ise sade ama kendisine yakışan bir seçim yapmış. Alaia stillettolarıyla elbiseye güzel bir hareket katmış. İkisinin de kıyafetlerine uyguladığı saç ve makyaj çok başarılı.

Sanırım Tuğba Coşkun gecenin önem ve manasını pek anlayamamış. Son derece sıradan görüntüsüyle gecenin en başarısızlarından.

Burcu Kutluk güzel bir Gamze Saraçoğlu seçmiş. Sarı rengi çok sevdim. Sarı bağcıklı bootilerini de sevdim. Çantasının siyah renk oluşu iyi güzel de formu son derece kötü. Saçı ve varla yok arası makyajını da sevdiğimi söyleyemeyeceğim.

Ve gecenin en başarılı kırmızılarından Melis Ağazat. Diane Von Furstenberg 'in en sevilen elbiselerinden birini seçmiş. Elbisenin pırıltılarına bayıldım. Vücut yapısına çok yakışmış. Minik aksesuarlarıyla elbisenin zenginliğini gölgelememiş. Resimde pek anlayamayabilirsiniz ama ekranda çok şık görünüyordu. Saçını toplamış ve kırmızı rujla makyajını tamamlamış. Kırmızı ruju sadece sarışın ve açık tenli kadınlara yakıştırıyorum. Keşke sadece göz makyajıyla yetinseymiş.

Alize Dinçkök Eyüboğlu 'nun elbisesi bir J.Mendel. Güzel bir elbise ve çok yakışmış. Christian Louboutin fiyonk stilettolar şık. Siyah portföy, sade saç stili, minik küpeleri ve az makyajıyla bana klasik bir sosyete davetine gidermiş gibi geldi. Yetersiz bir şıklık.

Demet Sabancı Çetindoğan ise adeta büyük bir düğüne gider gibi. Dozu çok kaçırmış. Pırlanta gerdanlık, küpe, bilezik, yüzük maşallah ne varsa takmış takıştırmış. Monique Lhuillier marka elbisenin leopar deseni zaten fazlasıyla iddialı. Bir de fazla mücevher eklemenin manası nedir anlayabilmem imkansız. Bunlar da yetmemiş ve pırıltılı taşlı bir clutch seçmiş. Kahküller pek bir fena. Makyaj kötü. Memleketimin bir anlamda moda patronu olan birinden beklenilmeyecek seçimler silsilesi.
Durun daha bitmedi devamı 4. Bölümde :)
Ve gelelim yeni isimlere ve kıyafetlerine..

Öncelikle Ayşe Kucuroğlu ile başlıyorum. Balık kesim kırmızı elbisesi bir Ezra+Tuba tasarımı. İlk kez kendisini tam haute couture olmasa da yakın bir stilde görüyorum. Elbisenin kesimi ve rengi yakışmış. Sadece straples kesim Ayşe Kucuroğlu 'nun göğüs ölçülerine göre küçük kaçmış. Bunun dışında saçlar ve makyaj gecenin temasıyla uyumlu. Ama kolundaki saat çok alakasız. Saat yerine kıyafete uyumlu çok hoş bileklikler ve bilezikler tercih edebilirdi. Ha bir de zaten normal hayatında rock chic stili uygulayan Ayşe Kucuroglu rock&royalty teması için fazla hanım hanımcık olmamış mı ? Pırlanta kolyeyi görünce aklıma ilk bu geldi. Doğrusu kendine has stiliyle bu gece giydiğini pek uyuşturamadım. Ve nihayet bu sefer ki Bottega Veneta çanta seçimi doğru olmuş :)

Elif Gönlüm gece için Antonio Berardi 'den siyah derin yırtmaçlı bir elbise seçmiş. İnce fiziğine çok yakışmış. Leopar desen Christian Louboutin 'ler çok hoş. Minik altın renkli bir clutch seçmiş. Saçlar açık ve dalgalı, kırmızı rujuyla da işi bitirmiş. Harika bir bütünlük ve güzel bir şıklık yaratmış. Çok beğendim.

Başak - Defne Kocabıyıkoğlu gecenin temasına uygun Hakaan marka kıyafetleriyle. Başak Kocabıyıkoğlu 'nun cesaretini kutlamak gerekiyor. Dekolte anlamında çok riskli bir kesim seçmiş ve gördüğüm kadarıyla da güzel taşımış. Ayakkabısını tam göremiyorum ama Emilio Pucci 'nin bilekten bağlı stilettolarına benzettim. Defne Kocabıyıkoğlu ise sade ama kendisine yakışan bir seçim yapmış. Alaia stillettolarıyla elbiseye güzel bir hareket katmış. İkisinin de kıyafetlerine uyguladığı saç ve makyaj çok başarılı.

Sanırım Tuğba Coşkun gecenin önem ve manasını pek anlayamamış. Son derece sıradan görüntüsüyle gecenin en başarısızlarından.

Burcu Kutluk güzel bir Gamze Saraçoğlu seçmiş. Sarı rengi çok sevdim. Sarı bağcıklı bootilerini de sevdim. Çantasının siyah renk oluşu iyi güzel de formu son derece kötü. Saçı ve varla yok arası makyajını da sevdiğimi söyleyemeyeceğim.

Ve gecenin en başarılı kırmızılarından Melis Ağazat. Diane Von Furstenberg 'in en sevilen elbiselerinden birini seçmiş. Elbisenin pırıltılarına bayıldım. Vücut yapısına çok yakışmış. Minik aksesuarlarıyla elbisenin zenginliğini gölgelememiş. Resimde pek anlayamayabilirsiniz ama ekranda çok şık görünüyordu. Saçını toplamış ve kırmızı rujla makyajını tamamlamış. Kırmızı ruju sadece sarışın ve açık tenli kadınlara yakıştırıyorum. Keşke sadece göz makyajıyla yetinseymiş.

Alize Dinçkök Eyüboğlu 'nun elbisesi bir J.Mendel. Güzel bir elbise ve çok yakışmış. Christian Louboutin fiyonk stilettolar şık. Siyah portföy, sade saç stili, minik küpeleri ve az makyajıyla bana klasik bir sosyete davetine gidermiş gibi geldi. Yetersiz bir şıklık.

Demet Sabancı Çetindoğan ise adeta büyük bir düğüne gider gibi. Dozu çok kaçırmış. Pırlanta gerdanlık, küpe, bilezik, yüzük maşallah ne varsa takmış takıştırmış. Monique Lhuillier marka elbisenin leopar deseni zaten fazlasıyla iddialı. Bir de fazla mücevher eklemenin manası nedir anlayabilmem imkansız. Bunlar da yetmemiş ve pırıltılı taşlı bir clutch seçmiş. Kahküller pek bir fena. Makyaj kötü. Memleketimin bir anlamda moda patronu olan birinden beklenilmeyecek seçimler silsilesi.
Durun daha bitmedi devamı 4. Bölümde :)

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder