Sanırım sonuç hiçbirimiz için şaşırtıcı olmamıştır. Feryal Gülman ile Siren Ertan Çarmıklı arasında geçen kovalamaca Feryal Gülman galibiyeti ile son buldu. İki ismide seviyor ve beğeniyoruz. Hele bizlerin düşüncelerine değer verip yorumlarıyla katılımcı olmaları nasıl da hoşumuza gitmişti değil mi :)
Feryal Gülman bizler için özel bir resim çektirdi. Evinde yılbaşı ağacının altında pırıl pırıl ışıl ışıl bir Marchesa ile poz verdi. Marchesa 3 sezon öncesine ait. Hani kıyafetleri nereye gidiyor diye merak ediyorduk ya işte bazı parçalarını saklıyor ve hala kullanıyor. Ayakkabılar da 3 sezon öncenin YSL' i.
2. Siren Ertan Çarmıklı
3. Derin Mermerci
4. Ezgi Kıramer
5. Ronit Gülcan
Ve gelelim o çok merak ettiğiniz mini röportajıma :)
Pelin : Büyük markaların en gözde modellerini üzerinizde görüyoruz. Bunlar sizin kişisel seçimleriniz mi oluyor yoksa profesyonel bir yardım alıyor musunuz ?
Feryal Gülman : Şimdiye kadar hiç profesyonel yardım almadım. Mağazalarda bana karışılmasınıda sevmem. Zorla birşeyler satılıyormuş gibi hissederim. Yurtdışında eşimle birlikte alışveriş yapmaktan çok hoşlanırım. Ama ne yazık ki çok nadir oluyor. Kararsız değilimdir ama alışveriş için çıktığım zaman ne alacağımı bilerek çıkarım. Ve iyice araştırmadan, seçenekleri görmeden almam. Çocukluğumdan beri giyime meraklıyım. Renkler, stil, dizayn beni hep etkilemiştir. Mimarlık eğitimi aldığımdan olsa gerek.
Pelin : Hiç ucuz kaçış marka ya da mağazalarınız var mı ? Varsa nelerdir ?
Feryal Gülman : Ucuz alışverişi daha çok Amerika 'da yapıyorum. Özellikle yazlık giysiler. Sandalet, T-shirt ve jean gibi kullanımı kolay ve rahat olan parçaları Soho veya büyük alışveriş merkezlerinden alırım.
Pelin : Şimdiye kadar satın alıp da sonrasında pişmanlık duyduğunuz bir giysi,ayakkabı ya da çanta oldu mu ?
Feryal Gülman : Açıkçası aklıma gelmiyor. Düşünerek dikkatli alışveriş yaptığım ve severek aldığım için herşeyimi kullanırım. Zaten öbür türlü kendime cok kızarım. Alıpta giymediğim bir parça için hani derler ya içime oturur.
Pelin : Bazı haute couture kıyafetlerinizi hayır kurumlarına bağışladığınızı biliyoruz. Bunlar dışında gardrobunuzun 'temizliğini' nasıl yapıyorsunuz ?
Feryal Gülman : Aslında çoğu kişi gibi. Bazılarını hayır kurumlarına gönderirim. Bazılarını da arkadaşlarıma veririm. Annem ihtiyaç sahibi olan kişileri bulup benim giysilerimi vermeye bayilir :)))). Eskiden kolay kolay veremezdim eşyalarımı. Ama şimdi hayır kurumlarında değerlendirildiğini bilmek beni mutlu ediyor. Ancak vintage olabilecek giysilerimi saklıyorum. Onları zaman zaman giymek hoşuma gidiyor. Bugüne kadar bana elbiselerimi satıyor muyum gibi birçok soru soruldu. Hayır satmıyorum. Çünkü ikinci el mağazalar bu tip giysileri çok düşük fiyatlara alıp küçük bir karla satıyor. Zaten daha pahalı satsalar insanlar gidip mağazadan alır. Böyle bir fiyata satmak yerine imkanları kısıtlı yeni nişanlanan bir genç kızı sevindirmek bence çok daha hoş.
Pelin : Sırf satış yapmak adına sarfedilen sözleri, iltifatları hepimiz biliriz. Ama ne yazık ki herkes bunun farkında olmaz ya da olmak istemez. Bu tarz yönlendirilmeler hakkında ne düşünüyorsunuz ?
Feryal Gülman : Asla inanmam ve beni bu tip sözler hiç etkilemez. Her zaman aklıma koyduğumu yapmayı severim. Hele bir satış elemanının 'ama bu size cok yakıştı ve sadece 1 adet kaldı mutlaka almalısınız' sözü beni o anda alacaksam da mağazadan kaçırtmaya yeter. Giyinmeyi çok sevdiğim halde bir giysinin veya aksesuarın böyle yarıştıracak kadar hayatımızın odağı olduğu fikri bana aksi tesir yapıyor ! Giderse gider ve eminim daha güzeli kısmet olur diye düşünürüm.
Pelin : Kıyafetlerinizin genellikle Hollywood ünlüleriyle pişti olma durumuna ne diyorsunuz ? O kadar fazla oluyor ki artık ben ve okuyucum özellikle yaptığınızı düşünür olduk :)
Feryal Gülman : Ben aynı davette aynı kıyafetle gidildiği takdirde pişti olunduğunu düşünüyorum. Eğer farklı yerlerde giyiliyorsa niye pişti olunsun ki ?! Hepimiz hazır giyim alıyoruz. Elbette aynı giysiler pekçok kişide olucak. Ben senelerdir giysilerimi giydikten sonra gazetede pişti haberleriyle ünlü bir yıldızın üstünde gördüm ve o zaman giyilmiş olduğunu öğrendim. Ama bazen bir ünlünün üstünde beğenip de aldığım olmuştur. Hepimiz bazı Hollywood yıldızlarına sezon öncesinde reklam amacıyla o giysilerin verildiğini biliyoruz. Dolayısıyla beğenip almak bana garip gelmiyor. Zaten markanın amacıda bu değil mi ?! Ve bu dünyanın her yerinde yaşanıyor. Ama buna pişti demek pek dogru gelmiyor bana. Artık pekçok kişi dünya starlarıyla aynı giysilerle yer alıyor magazin sayfalarında. Çünkü artık Türkiye 'de bütün markalar var. Üstelik o giysiyi daha önce bir Hollywood yıldızının giymiş olması ne gibi bir artı getirebilir ki insana !!!!
Pelin : Kıyafetiniz hakkında en çok kimin fikrinden etkilenir ve önem verirsiniz ?
Feryal Gülman : Eşime, oğluma veya anneme evden çıkmadan mutlaka sorarım. Oğlum çok zevklidir ve tarzını çok beğenirim. Ama sonra yine kendi bildiğimi yaparım :) Kova burcu özelliği ne yapabilirim ki :))
Pelin : Sizce 'şıklık' nedir ?
Feryal Gülman : Elbette insanın kendine yakışanı seçip doğru şekilde uygulayabilmesi diyebilirim. Ama şıklık sadece giyimle kısıtlı değil diye düşünüyorum. Bence insanlara yaklaşımınız, davranışlarınız, düşünce ve enerjinizle de alakalı.. Yarattığınız yaşamda da şıklık arıyorum ben. Bunlar bir bütün olunca zaten size yakışan şıklık ortaya çıkmış oluyor.
Pelin : Giydikleriniz içinde kendinizi en güzel ya da özel hissettiğiniz elbise hangisidir ?
Feryal Gülman : Oscar de La Renta bir gece elbisesini çok severek almıştım. Benim için vazgeçilmez bir diğer elbisem de oğlumun 13 yaş töreninde giydiğim J. Mendel 'dir.
Pelin : Asla giymem dediğiniz ?
Feryal Gülman : Asla asla dememeyi öğrendim. Çünkü bazen hiç olmayacak parçalara insanın gözü alışıyor ve giyebiliyor. Ama mini etek ve aşırı dekolte giysilerle rahat hissetmiyorum kendimi.
Pelin : Ve son olarak blogum ve okuyucularım için söyleyeceğiniz birşey var mı ?
Feryal Gülman : Blogunuz ve okuyucularınızla yeni tanıştım. Öncelikle söylemeliyim ki yaptığınız iş çok keyifli. İnsanın sevdiği işi yapması başarıyıda beraberinde getiriyor. Çalisma hayatım boyunca öğrendigim en önemli tecrübe bu oldu. Okuyucularınızın benim hakkımda yaptığı olumlu ve olumsuz tüm eleştirileri günü gününe olmasada mutlaka okuyorum. Olumlu olanlar tabi ki çok hoş ama olumsuz olanlarda beni hiç rahatsız etmediği gibi içinden doğru bulduklarımı mutlaka aklımın bir köşesine not ediyorum. Ben modayı seven ve giyinmekten zevk alan bir insanım. Kendimle bu konuda en çok eğlenende yine benim ve arkadaşlarımı da eğlendiririm :)Kendime taktığım çeşitli lakaplar dahi vardır :)İyi niyetle yazılmış olduktan sonra iyi veya kötü benim hakkımda yapılmış her yoruma değer veriyorum ve keyif alıyorum :))) Size ve tüm okuyucularınıza mutlu, sağlıklı, tüm dileklerinin gerçekleşeceği yeni bir yıl diliyorum.
Feryal Gülman bizler için özel bir resim çektirdi. Evinde yılbaşı ağacının altında pırıl pırıl ışıl ışıl bir Marchesa ile poz verdi. Marchesa 3 sezon öncesine ait. Hani kıyafetleri nereye gidiyor diye merak ediyorduk ya işte bazı parçalarını saklıyor ve hala kullanıyor. Ayakkabılar da 3 sezon öncenin YSL' i.
2. Siren Ertan Çarmıklı
3. Derin Mermerci
4. Ezgi Kıramer
5. Ronit Gülcan
Ve gelelim o çok merak ettiğiniz mini röportajıma :)
Pelin : Büyük markaların en gözde modellerini üzerinizde görüyoruz. Bunlar sizin kişisel seçimleriniz mi oluyor yoksa profesyonel bir yardım alıyor musunuz ?
Feryal Gülman : Şimdiye kadar hiç profesyonel yardım almadım. Mağazalarda bana karışılmasınıda sevmem. Zorla birşeyler satılıyormuş gibi hissederim. Yurtdışında eşimle birlikte alışveriş yapmaktan çok hoşlanırım. Ama ne yazık ki çok nadir oluyor. Kararsız değilimdir ama alışveriş için çıktığım zaman ne alacağımı bilerek çıkarım. Ve iyice araştırmadan, seçenekleri görmeden almam. Çocukluğumdan beri giyime meraklıyım. Renkler, stil, dizayn beni hep etkilemiştir. Mimarlık eğitimi aldığımdan olsa gerek.
Pelin : Hiç ucuz kaçış marka ya da mağazalarınız var mı ? Varsa nelerdir ?
Feryal Gülman : Ucuz alışverişi daha çok Amerika 'da yapıyorum. Özellikle yazlık giysiler. Sandalet, T-shirt ve jean gibi kullanımı kolay ve rahat olan parçaları Soho veya büyük alışveriş merkezlerinden alırım.
Pelin : Şimdiye kadar satın alıp da sonrasında pişmanlık duyduğunuz bir giysi,ayakkabı ya da çanta oldu mu ?
Feryal Gülman : Açıkçası aklıma gelmiyor. Düşünerek dikkatli alışveriş yaptığım ve severek aldığım için herşeyimi kullanırım. Zaten öbür türlü kendime cok kızarım. Alıpta giymediğim bir parça için hani derler ya içime oturur.
Pelin : Bazı haute couture kıyafetlerinizi hayır kurumlarına bağışladığınızı biliyoruz. Bunlar dışında gardrobunuzun 'temizliğini' nasıl yapıyorsunuz ?
Feryal Gülman : Aslında çoğu kişi gibi. Bazılarını hayır kurumlarına gönderirim. Bazılarını da arkadaşlarıma veririm. Annem ihtiyaç sahibi olan kişileri bulup benim giysilerimi vermeye bayilir :)))). Eskiden kolay kolay veremezdim eşyalarımı. Ama şimdi hayır kurumlarında değerlendirildiğini bilmek beni mutlu ediyor. Ancak vintage olabilecek giysilerimi saklıyorum. Onları zaman zaman giymek hoşuma gidiyor. Bugüne kadar bana elbiselerimi satıyor muyum gibi birçok soru soruldu. Hayır satmıyorum. Çünkü ikinci el mağazalar bu tip giysileri çok düşük fiyatlara alıp küçük bir karla satıyor. Zaten daha pahalı satsalar insanlar gidip mağazadan alır. Böyle bir fiyata satmak yerine imkanları kısıtlı yeni nişanlanan bir genç kızı sevindirmek bence çok daha hoş.
Pelin : Sırf satış yapmak adına sarfedilen sözleri, iltifatları hepimiz biliriz. Ama ne yazık ki herkes bunun farkında olmaz ya da olmak istemez. Bu tarz yönlendirilmeler hakkında ne düşünüyorsunuz ?
Feryal Gülman : Asla inanmam ve beni bu tip sözler hiç etkilemez. Her zaman aklıma koyduğumu yapmayı severim. Hele bir satış elemanının 'ama bu size cok yakıştı ve sadece 1 adet kaldı mutlaka almalısınız' sözü beni o anda alacaksam da mağazadan kaçırtmaya yeter. Giyinmeyi çok sevdiğim halde bir giysinin veya aksesuarın böyle yarıştıracak kadar hayatımızın odağı olduğu fikri bana aksi tesir yapıyor ! Giderse gider ve eminim daha güzeli kısmet olur diye düşünürüm.
Pelin : Kıyafetlerinizin genellikle Hollywood ünlüleriyle pişti olma durumuna ne diyorsunuz ? O kadar fazla oluyor ki artık ben ve okuyucum özellikle yaptığınızı düşünür olduk :)
Feryal Gülman : Ben aynı davette aynı kıyafetle gidildiği takdirde pişti olunduğunu düşünüyorum. Eğer farklı yerlerde giyiliyorsa niye pişti olunsun ki ?! Hepimiz hazır giyim alıyoruz. Elbette aynı giysiler pekçok kişide olucak. Ben senelerdir giysilerimi giydikten sonra gazetede pişti haberleriyle ünlü bir yıldızın üstünde gördüm ve o zaman giyilmiş olduğunu öğrendim. Ama bazen bir ünlünün üstünde beğenip de aldığım olmuştur. Hepimiz bazı Hollywood yıldızlarına sezon öncesinde reklam amacıyla o giysilerin verildiğini biliyoruz. Dolayısıyla beğenip almak bana garip gelmiyor. Zaten markanın amacıda bu değil mi ?! Ve bu dünyanın her yerinde yaşanıyor. Ama buna pişti demek pek dogru gelmiyor bana. Artık pekçok kişi dünya starlarıyla aynı giysilerle yer alıyor magazin sayfalarında. Çünkü artık Türkiye 'de bütün markalar var. Üstelik o giysiyi daha önce bir Hollywood yıldızının giymiş olması ne gibi bir artı getirebilir ki insana !!!!
Pelin : Kıyafetiniz hakkında en çok kimin fikrinden etkilenir ve önem verirsiniz ?
Feryal Gülman : Eşime, oğluma veya anneme evden çıkmadan mutlaka sorarım. Oğlum çok zevklidir ve tarzını çok beğenirim. Ama sonra yine kendi bildiğimi yaparım :) Kova burcu özelliği ne yapabilirim ki :))
Pelin : Sizce 'şıklık' nedir ?
Feryal Gülman : Elbette insanın kendine yakışanı seçip doğru şekilde uygulayabilmesi diyebilirim. Ama şıklık sadece giyimle kısıtlı değil diye düşünüyorum. Bence insanlara yaklaşımınız, davranışlarınız, düşünce ve enerjinizle de alakalı.. Yarattığınız yaşamda da şıklık arıyorum ben. Bunlar bir bütün olunca zaten size yakışan şıklık ortaya çıkmış oluyor.
Pelin : Giydikleriniz içinde kendinizi en güzel ya da özel hissettiğiniz elbise hangisidir ?
Feryal Gülman : Oscar de La Renta bir gece elbisesini çok severek almıştım. Benim için vazgeçilmez bir diğer elbisem de oğlumun 13 yaş töreninde giydiğim J. Mendel 'dir.
Pelin : Asla giymem dediğiniz ?
Feryal Gülman : Asla asla dememeyi öğrendim. Çünkü bazen hiç olmayacak parçalara insanın gözü alışıyor ve giyebiliyor. Ama mini etek ve aşırı dekolte giysilerle rahat hissetmiyorum kendimi.
Pelin : Ve son olarak blogum ve okuyucularım için söyleyeceğiniz birşey var mı ?
Feryal Gülman : Blogunuz ve okuyucularınızla yeni tanıştım. Öncelikle söylemeliyim ki yaptığınız iş çok keyifli. İnsanın sevdiği işi yapması başarıyıda beraberinde getiriyor. Çalisma hayatım boyunca öğrendigim en önemli tecrübe bu oldu. Okuyucularınızın benim hakkımda yaptığı olumlu ve olumsuz tüm eleştirileri günü gününe olmasada mutlaka okuyorum. Olumlu olanlar tabi ki çok hoş ama olumsuz olanlarda beni hiç rahatsız etmediği gibi içinden doğru bulduklarımı mutlaka aklımın bir köşesine not ediyorum. Ben modayı seven ve giyinmekten zevk alan bir insanım. Kendimle bu konuda en çok eğlenende yine benim ve arkadaşlarımı da eğlendiririm :)Kendime taktığım çeşitli lakaplar dahi vardır :)İyi niyetle yazılmış olduktan sonra iyi veya kötü benim hakkımda yapılmış her yoruma değer veriyorum ve keyif alıyorum :))) Size ve tüm okuyucularınıza mutlu, sağlıklı, tüm dileklerinin gerçekleşeceği yeni bir yıl diliyorum.
Feryal Gülman 'ın sorularıma verdiği birbirinden içten cevaplar için hem kendim hem de sizin adınıza bir kez daha teşekkür ediyorum. Umarım hoşunuza gitmiştir :) Pişti haberlerim yüzünden arada haşlanıyorum gibi hissettim. Haksız mıyım :))
Bu arada son kategori için bir diğer güzel röportajı ancak yarın hazırlayabilirim.
***** Bu röportaj ve görseller www.ModaVeSosyete.BlogSpot.Com 'a özeldir. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanımlar için yasal işlem başlatılacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder